Sağlıklı Olmaya Çalışıp Aksini Yaptığımızın 10 Kanıtı

Sağlıklı olmaya çalışıp aksini yaptığımızın 10 kanıtı.

1)Sigara- alkol;

Artık içmeyeceğim diyerek her fırsatta içmeler bir yana aramızda hafta içi spor salonuna düzenli gidip hafta sonu bambaşka bir insana dönüşenler var. Hangisinde içindeki voltranı ortaya çıkarıyor bilemiyoruz. Alkol ve sigaranın zararlarından bahsetmeyeceğim tabi ki. Sağlıklı yaşamın esprisini anlamış ama yine de bu benim keyfim ya buna dokunmayın diyenler de var. Bol keyifler!

2)Düzenli beslenme = sağlıklı hayat

“+Titriyorum bayılacağım galiba.

– En son ne zaman yemek yedin?

+ Dün akşam.”

Açlığı hissetmemeye yoğunlaşırsa insan, hakikaten açlığı hissetmiyormuş. Kimisi sabah kahvaltı edemem ben ay, der. Kimisi de günde 5 öğün yer de yer. Ne bulursa. Ama şeker ve tansiyon can çekişir haberi yok tabi.

Herkesin yemek saatleri kendisine özel. Günde 2 öğünle de idare eden var. Tansiyonu şekeri düşmüyorsa, sağlık kontrolü ve takibi yapıyorsa en güzeli. Aralıklı açlık da bağışıklık sistemine format attırıyor diye bir tespit yapıldı yakın zamanda. Ancak bunu da düşük tansiyon veya düşük şekerde kontrolle yapmak lazım. Aslında amaç vücudu şoka sokmamak. Kriz varmış gibi hissettirmemek ve ya ihtiyacın olmayanı yükleyip de karaciğeri, mideyi, vücudu zorlamamak.

3)Hareket etmek;

En basiti düzenli yürüyüşle bile hayat bayağı kolaylaşabilirdi. Ama üşeniyoruz değil mi? Ben de bilgisayar başında otururken çok üşeniyorum, biraz hareket edeyim hemen iyi hissediyorum. Düzenli yürüyüş kiloyu dengeliyor, iç organların yağlanmasını engelliyor, hormonları düzenliyor, kondisyon sağlıyor ve daha pek çok sağlık sorununu oluşmadan ortadan kaldırıyor. Bir de daha çeşitli hareketler, vücudu esnetmek, dans etmek gibi konular var ki, hem spor hem eğlence! Tadından yenmez. Kalp dostu!

4)Abur-Cubur

Yemeden yapamıyoruz değil mi? Hele bir de yılbaşında, film izlerken, hava kapalıyken, kötü hissederken. Bir çikolata ne iyi gidiyor… Dur! Onun içinde glikoz şurubu var ya! Şeker değil yapay tatlandırıcı. Bir tuz var ki sofralardan uzak. Lezzeti yok ama bağımlılık yaratıyor hepsi. Sağlıklı olmak elveda!

Kaliteli yiyecek konusu, kişisel gelişim konuları içinde en geçerli alandır. Diğer her konuda belki toplumsal davranışlarımızı yönlendirmek ve paraya çevirmek istiyorlar diyebilirsiniz ama gıda konusunda dünya gün geçtikçe bilinçlenmeli. Paket gıdalara aman dikkat. İçindekiler listesi bir korku filmi.

5)Düzenli uyku = sağlıklı hayat

Bir saat fazla uyusan ertesi gün bir türlü uykun gelmiyor mu? Yeteri kadar yorulmamışsın diyeceğim ama alakası yok. Bazen yorgunluktan da uyuyamıyor insan. Bazen düşünceden. Ama kişiden kişiye değişse de birkaç ayda düzene giriyor uyku. Sağlıklı olmak için uykuyu almak şart!

Düzenli uyumak bana da sanki hayatı kaçırmak gibi geliyor. Gece yaşayanlar neler yapıyor acaba? Gece uyursam bu sefer de gündüz yaşayanlar neler yapıyor acaba? Bazen gece, bazen gündüz uyuyorum dönem dönem. Ama sürekli uykusuz kalmak, insanın tahammül kapasitesini direkt aşağı çekiyor zaten.

6)Stresten uzak durmak = sağlıklı hayat

Tatlı stresler vardır, nerede acılaşacağını kontrol edemediğimiz. İş yetiştirirken biraz strese girmek iyidir diyenler var. Ama biyologlar ve beyin davranışları uzmanları, kaotik şehir yaşantısının geçmişten günümüze hiç olmadığı kadar çok strese sebep olduğunu belirtiyor. 

Hatta bu stres kronikleşiyor ve trafikte, iş yerinde, özel hayatımızda yakamızdan düşmüyor. Hayat kalitemizi düşürüyor ve hayat süremizi de kısaltıyor. Stresten uzak durmamız gerektiğini biliyoruz ama istesek de bunun için koruyucu önlemler alamıyoruz. Gel de anlat korna aşıklarına!

7)Sosyal medya bağımlılığı;

Bir alıyoruz elimize telefonu. Sonrasında yapacağımız iş hedefi aklımızda ama bir türlü bırakamıyoruz. 5 dakika oluyor 1 saat. Sahi nasıl geçiyor zaman ya. Ah bu algoritmalar karşımıza ne çıkaracağını biliyor. Sizin de gözlerinizin etrafından beyninize ve boynunuza doğru bir ağrı yayılıyor mu?

Bırakın bırakın, odaklanın, kurallar koyun ve bırakın! En bağımlı değilim dersiniz ama bağımlı olmanız 1 haftaya bakar. Boş zaman meşgalesine dönüşürse bırakmak çok zor. Günlük belirli zamanları, kuralları olmalı. Yoksa hayatın keyfi kaçıyor. Kendinizi unutturuyor başkasının görseli!

8)Giyinmek;

Giysilerimiz ne kadar sağlıklı, ne kadar rahat? Yoksa daha çok şıklığına göre mi seçiyoruz? Erkekler de bu işe dahil, hiç benden bahsetmiyor diye düşünmesinler. Hayatta kaçımız yere eğilen bir erkeğin simitleri veya çatalıyla göz göze gelmedik ki. Pantolonların beli düşük, tişörtlerin boyu kısa. Bilemem.

Ancak bel bölgesinin açıkta kalması üşütmeden, ciddi sağlık sorunlarına kadar pek çok soruna sebep olabilmekte. Aynısı kadınlar için de geçerli tabi ki. Ama kadınlarda bir de klasik şık olma durumu var ki kim istemez şık olmak, beğenilmek? Ah o topuklu ayakkabılar yok mu? Özel gün katili.

9)Dizi/Televizyon bağımlılığı;

Bazen ocakta yemeğiniz mi yanıyor? Bazen buluşmalara geç kalmanıza mı sebep oluyor? Sosyal hayatınıza ket mi vuruyor? Her güne bir diziniz mi var? Vaktinizi diziler mi alıyor? Belli bir zaman sonra seçici olmayan televizyon karşısındaki konforunuz sizi hayatın gerçeklerinden uzaklaştıracaktır. Sağlıklı olmak hakkında da endişelenmenize gerek kalmayacaktır.

Bir bakmışsınız çok önemli olaylar size başkalarıyla ilgili yazılmış senaryolar gibi geliyor. Sanki sizin hayatınızın bir dokunulmazlığı var. Kendi hayatınızı durdurmuş başka karakterler adına gerçek olmayan, kurgu olan karakterlerle ilgili bir gerçeklikte yaşıyorsunuz.

10)İsraf;

Bu konu listedeki tabire en uygun konu sanırım. Çünkü her alanda ve tüm dünyayı kapsayan bir israf içerisindeyiz ama konusu açılınca da hepimiz Afrika’daki açlıktan, Ortadoğu’daki yokluktan çok dertliyiz. Mutfaklar bayatlamış ekmeklerle dolu. Bunu nereden biliyoruz, her yıl açıklanıyor çöpe atılan ekmek oranları.

Ünlü giyim markaları lüks tüketim kültürüne zarar gelmesin diye satamadığı ürünlerini yakarken bu ürünleri kullananlar aynı kıyafetle 2 kere görünmemek, pişti olmamak için gittikçe büyüyen kıyafet dolaplarına sahip oluyor. Ayakkabılarının maliyetiyle övünenden alışveriş yaparak rahatlayan bir insan portresine kadar her şey mevcut.

Bir yazımızın daha sonuna geldik. Umarım beğenmişsinizdir. Başka bir yazıya da göz atabilirsiniz.

Hala ilkel bir dünyada yaşadığımızın 10 kanıtı

Sağlıklı bir hayat dilerim. Sevgilerimle.